Filiş ve Filo Fil Vak'asını Anlatıyor


Küçük fil Filo kafilenin gerisinden sallana sallana yürüyordu. Boyunun yetiştiği dallardan yeşil yaprak koparıyor, bismillah diyerek ağzına atıyordu.

   Öndeki filler küçük bir göle ulaştı. Hepsi çabucak suya daldı. Neşeli sesleri tüm ormanı doldurdu. Filo da koştu ve kendini buz gibi sulara attı. Hortumuyla su alıp üstüne fışkırttı.

   Suyun keyfini çıkaramadan arkadaşı Bilgiç Filiş'i gördü. Çok heyecanlı görünüyordu.

  -Filo! Filo! Ne öğrendim bil bakalım?

 -Sakin ol hele.

 -Nasıl sakin olabilirim ki? Of! Heyecandan yerimde duramıyorum.

    Gölden su alıp üstüne fışkırttı.

    _ Bak Filo! Peygamberimizin bir mucizesini öğrendim. Hem de bizim türümüzle ilgili.

   Bu sefer heyecanlanma sırası Filo'daydı

   -Ne! Bizim türümüzle yani fillerle mi ilgili?

   Bilgiç Filiş buklelerini düzelterek anlatmaya devam etti.

    -Şimdi dinle bakalım. Bir adam varmış Adı Ebrehe imiş.

   -Ne biçim ismi varmış.

 -Of Filo! Lütfen sözümü kesme. Bu Ebrehe denen adam Kâbe’yi yıkmak istemiş.

   Filo kızdı:

 -Ne istemiş güzelim Kabe'mizden?

 -Herkesin Kâbe’ye gelmesini kıskanmış. Kendisi çok süslü bir yer yaptırmış.

   Filo merakla sordu:

 -Peki onun yaptırdığı yere gitmişler mi?

 -Tabi ki hayır. Kim Kabe'yi bırakacak da oraya gidecek?

 Filiş heyecanla devam etti:

 - Buna çok kızan Ebrehe, Kabe'yi yıkmaya karar vermiş. Kocaman bir ordu hazırlamış.

 -Vay! Vay! Vay!

 -Vay ki vay! Koskoca ordunun başına da kocaman bir fil koymuş.

   Filo çok sinirlendi:

 -Ne! Bu kötü niyetine bizi alet mi etmiş?

  -Maalesef öyle. Ama merak etme sonunu daha söylemedim.

Muzipçe gülümsedi.

   Filo hâlâ kızgındı. Suyu hortumuna çekip poff diye havaya püskürttü.

Ağacın dallarında konaklayan kuşlar suyu yiyince çığlık çığlığa uçuştu.

   Filiş gülümsedi:

    -Sakin ol Filo. Dur da sonunu anlatayım.

 "Anlat hadi "dedi Filo. Yine de sinirden ayaklarını çamurlara vurup duruyordu.

 ​  Ordu Kâbe'ye yaklaşmış ama dedemiz Mahmut adındaki fil yere çökmüş, yürümüyormuş. Ne yaptılarsa yürütememişler. Başka yöne gidiyor ama Kâbe' ye doğru gitmiyormuş.

   Filo sevinçten zıplıyordu.

   -Afferin dedeme. Fil dediğin böyle olur! Peki, sonra ne olmuş?

 Filiş uzun uzun esnedi:

 -Ebrehe' nin başına neler geldi neler? Ama şimdi anlatamam, çok uykum geldi. Biraz çamurlu suda kestireyim.

   Filo çok kızmıştı. Filiş hem anlatıyor hem de yarıda kesiyordu. Filo'yu merak içinde bırakıyordu. Övünüp durduğu buklelerini biraz çekerse belki aklı başına gelebilirdi.

   Hem Filiş'i kovalıyor hem de Ebrehe'nin başına neler geldiğini düşünüyordu.

Evet çocuklar, acaba Ebrehe'nin başına neler geldi? Siz biliyor musunuz? Bizim Filo meraktan çatlaya dursun ben size biraz kopya vereyim. Ebabil kuşları veya Fil Suresini araştırırsanız Ebrehe ve ordusunun başına neler geldiğini öğrenebilirsiniz. Peygamberimizin doğumuna yakın olan bu mucizeyi haydi bulalım bakalım. Rabbimiz, Peygamberimizin mübarek vatanını ve Kâbe’yi bakalım nasıl korumuş?

Çizen: Hatice Vanlı



Yorumlar

255 karakter kaldı

Üye girişi yap ve yorumla » Üyeliksiz yorumla »