Zeynep Hayvanat Bahçesi'nde- I. Bölüm


Zeynep için çok heyecanlı bir akşamdı. Heyecanının nedeni, ertesi gün arkadaşlarıyla birlikte hayvanat bahçesine gidecek olmasıydı. Ama saatler nedense bir türlü geçmiyordu.

Aslında yatma saati henüz gelmemişti ama Zeynep bir an önce yatağına yatıp uyumak istiyordu. Böylece zaman daha çabuk geçecek, uyandığında da sabah olmuş olacaktı.

Dişlerini fırçaladı, annesine, babasına ve kardeşi Umut'a hayırlı geceler diledikten sonra yatağına girdi. Tabi hemen uyuyamadı; uzun süre yarın göreceği hayvanları düşündü. Ama sonunda uyuyakaldı.

Sabah çok erken uyandı. Yatağından fırladı. Henüz hiç kimse kalkmamıştı. Ellerini ve yüzünü yıkadıktan sonra mutfağa gitti. Ara sıra sürpriz yapıp kahvaltıyı hazırlar, annesi de onu öpücükleriyle ödüllendirirdi.

Dolaptan kahvaltılıkları çıkardı. Balın azalmış olduğunu gördü. Babasına balın bittiğini söylemeliydi çünkü bal hem çok yararlı hem de Zeynep'in çok sevdiği bir besindi. Aklı hayvanat bahçesinde olduğu için, bir an bu balı onlar için üreten arılar aklına geldi.

Geçen hafta arılarla ilgili bir kitap okumuş, çok etkilenmişti. Kitapta minicik arıların bal üretmek için doğdukları andan ölene kadar çalışan, özverili ve akıllı canlılar oldukları yazıyordu.

Ayrıca arılar barınmak, yiyecek biriktirmek ve yumurtalarını büyütmek için petekler yapıyorlardı. Bu petekler, insanların bile yapamayacağı kadar düzgün altıgen şekillerde ve balmumundandı. Hatta şöyle bir örnek verilmişti kitapta. "Elinize aldığınız boş bir kağıdın bir ucundan siz, diğer uçlarından da arkadaşlarınız altıgenler çizmeye başlayın. Kağıdın tam ortasına geldiğinizde, aralarda hiçbir boşluk bırakmadan, düzgün bir altıgen oluşturmayı başarabildiniz mi? Olmadı değil mi? Ama minicik arılar, yumurtadan çıkalı daha 12 gün olmuşken, hepsi bir uçtan başlayarak altıgen petekler yaparlar ve sonra ortada buluşurlar."

Arıların sağır olduklarını, dışarıda buldukları besin kaynağının yerini birbirlerine dans ederek tarif ettiklerini de öğrenmiş, çok etkilenmişti Zeynep.

Zeynep'in hazırladığı masada ailece kahvaltı yaptıktan az sonra Zeynep'i alacak olan servis otobüsü geldi. Zeynep hırkasını yanına alıp, ayakkabılarını giyer giymez aşağıya indi. Otobüse bindiğinde, arkadaşlarının da oldukça heyecanlı olduklarını gördü.

Yarım saat sonra hayvanat bahçesine vardılar. Öğretmenleriyle birlikte içeriye girdiler. Bahçe yüksek duvarlarla çevriliydi, hayvanlar da kafeslerin içindeydi. Güvenlikli bir yer olduğundan öğretmenleri, içeride bir süre serbest dolaşmaları için hepsine izin verdi.

 

Devam Edecek…

 



Yorumlar

255 karakter kaldı

Üye girişi yap ve yorumla » Üyeliksiz yorumla »

Henüz kimse yorum yazmadı.